Bloguma Dokunma
Uzun zaman sonra ilk güncellememi böyle bir konuda yapmak gerçekten üzücü...
Thursday, March 3, 2011
Thursday, August 20, 2009
YULAFLI ÜZÜMLÜ KURABİYE
Malzemeler
115 gr tereyağı
115 gr margarin
1 su bardağı esmer şeker
1 su bardağı toz şeker
2 yumurta
1 paket vanilya
1,5-2 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1,5 çay kaşığı tarçın
1 tutam tuz
3 su bardağı yulaf
1 su bardağı kuru üzüm
Tereyağını mikserle çırpıp krema kıvamına getirin.
115 gr margarin
1 su bardağı esmer şeker
1 su bardağı toz şeker
2 yumurta
1 paket vanilya
1,5-2 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1,5 çay kaşığı tarçın
1 tutam tuz
3 su bardağı yulaf
1 su bardağı kuru üzüm
Tereyağını mikserle çırpıp krema kıvamına getirin.
Margarin, esmer şeker, toz şeker, vanilya ve yumurtaları ekleyip iyice çırpın.
Un, kabartma tozu, tarçın ve tuzu da ekleyip, yoğurun. (Katı bir hamur olmamalı)
Hamurdan tatlı kaşığı ile parçalar alıp aralıkla yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin.
170 derecede ısıtılmış fırında 10-15 dakika pişirin.
Friday, July 31, 2009
TATİL DÖNÜŞÜ VE SEBZELİ PİZZA TARİFİ
10 gün hiç mutfağa girmeyince tatil dönüşü mutfağımı özlemişim. İki yeni tarif denedim. Bunlardan ilki sebzeli pizza.
Pizzaya geçmeden tatilden biraz bahsedeyim. Geçen yıl Bodrum’u çok sevince hiç macera aramayıp tekrar Bodrum’a gittik. Arkadaşımızın Dayısının sahibi olduğu Ortakent’de Sofabed Otel’de kaldık. Otel tam istediğimiz gibiydi. Küçüktü ama şık ve temizdi. İki yıl önceki tatil köyü faciasından sonra (mikrop kapıp odadan çıkamamıştık) artık her şey dahil otellere gitmeme kararı aldık. Bu tatil de ne kadar doğru karar verdiğimizi kanıtladı bize. Otelde oda kahvaltı konakladık. Öğle yemeklerini plajda yedik, akşam da önceden gitmeyi planladığımız yerlerde yedik. Hepsinden de çok memnun kaldık. Marina Yacht Club, Casita (Antik Tiyatro karşısındaki. Türkbükünde’de var ama buranın manzarası harika), Limon Cafe (Gümüşlükte yemekten önce nefis kokteylleri ile güneşin batışını izleyebilirsiniz), Fenerci –Gümüşlük, Liman Köftecisi, Fidele (Türkbükü).
Pizzaya geçmeden tatilden biraz bahsedeyim. Geçen yıl Bodrum’u çok sevince hiç macera aramayıp tekrar Bodrum’a gittik. Arkadaşımızın Dayısının sahibi olduğu Ortakent’de Sofabed Otel’de kaldık. Otel tam istediğimiz gibiydi. Küçüktü ama şık ve temizdi. İki yıl önceki tatil köyü faciasından sonra (mikrop kapıp odadan çıkamamıştık) artık her şey dahil otellere gitmeme kararı aldık. Bu tatil de ne kadar doğru karar verdiğimizi kanıtladı bize. Otelde oda kahvaltı konakladık. Öğle yemeklerini plajda yedik, akşam da önceden gitmeyi planladığımız yerlerde yedik. Hepsinden de çok memnun kaldık. Marina Yacht Club, Casita (Antik Tiyatro karşısındaki. Türkbükünde’de var ama buranın manzarası harika), Limon Cafe (Gümüşlükte yemekten önce nefis kokteylleri ile güneşin batışını izleyebilirsiniz), Fenerci –Gümüşlük, Liman Köftecisi, Fidele (Türkbükü).
Malzemeler
Hamur için;
1 yumurta
1 çay bardağı ılık süt
½ çay bardağı sıvı yağ
1 paket kuru maya
1 tatlı kaşığı şeker
1 tutam tuz
Aldığı kadar un (2,5-3 su bardağı)
Üzeri için;
2 diş sarımsak
1 yemek kaşığı domates salçası
½ yemek kaşığı biber salçası
2 patlıcan
2 közlenmiş kırmızı biber (ben hazır kullandım)
Beyaz peynir (Ben tam yağlı inek peyniri kullandım, Ezine de kullanabilirsiniz.)
Rendelenmiş kaşar
Kekik, kırmızı biber
Süt ile şekeri yoğurma kabına alın ve mayayı ekleyin. Maya eriyene kadar (ara ara karıştırarak - 10 dk) bekleyin.
Diğer malzemeleri de ekleyip, yoğurun. Ele yapışmayan ve çok sert olmayan bir hamur olmalı. Hamuru oda sıcaklığında iki katı olana kadar (en az 30 dakika) üzerini örterek dinlendirin.
Yuvarlak borcamı zeytinyağı ile yağlayıp, hamuru elinizle kenarlarını hafif kaldırarak borcama yayın.
Salçaları bir kasede sulandırın. Sarımsakları dövüp, baharatlarla birlikte ekleyin.
Hamurun üzerine bu karışımı döküp, 180 derecede ısıtılmış fırında kenarları hafif kızarana kadar pişirin.
Patlıcanları alacalı soyup küp küp doğrayın ve kızartın.
Biberleri ince uzun doğrayın.
Fırından çıkan hamurun üzerine önce rendelenmiş kaşarı yayın. Daha sonra biberleri, patlıcanları ve peyniri yerleştirin.
Kaşarlar eriyene kadar tekrar fırınlayın.
Friday, June 19, 2009
HAVADAN SUDAN
Ne zor geçti bu hafta, bitmek bilmedi ama sonunda Cumaya geldik. Hem de son saatleri.
Akşam hiç eve gidesim yoktu, bir yerlere gitsek diye geçiriyordum ama plan yapmak için geç oldu diye de kimseyi aramıyordum ki Yiğit aradı Taps'e gidiyoruz gelir misin diye. Süper oldu. Cuma akşamı iş çıkışı açık havada bir iki biradan daha keyiflisi olmaz.
Bu akşam alacağım kalorileri eritmek için yarın mutlaka spora gitmeliyim.
Bir de şu iptal olan Depeche Mode konseri biletlerini iade etmek lazım. Elim biletlere gitmiyor. İptal olan konser ve suya düşen İstanbul planlarını düşünmeyip havadan gelecek 200 TL'yi (sanki bizim paramız değilmiş gibi, taaa Şubatta ödendiği için muhtemelen) düşünmeye karar verdim. Pozitif tarafından bakmak lazım.
Tuesday, June 9, 2009
MERSİN
Tekrar yazasım geldi ne kadar sürer bilinmez??
Haftasonu annemle babamı Mersin'e yazlığa bırakıp döndük. Cuma gecesi yola çıktık Pazar'da döndük. Kısa süreli bu kaçamak çok iyi geldi. Mersin'i hiç bu kadar güzel görmemiştim. Meğersem Temmuz Ağustosta giderek büyük hata yapıyormuşuz. Hava hiç bunaltmıyordu. Akşamları üzerimize şal bile almak zorunda kaldık. Okullar henüz kapanmadığından oldukça tenhaydı. Bir daha ya Haziran başında ya da Eylül'de gitmeye karar verdim.
Yola çıkmadan önce yeni CD almak gibi bir alışkanlığımız var. Gittiğimiz tatilleri, daha sonra yolda dinlediğimiz şarkılar çaldığında hatırlamak hoşuma gidiyor. Bu seferki yol albümümüz Göksel'in Mektubumu Buldun Mu? albümüydü. Biz çok beğendik. Özellikle annem ve babam. Şarkılar çaldıkça onlar da anılarını paylaştı bizimle. Çok keyifli oldu. (Albümdeki resimlere de bayıldım ayrıca)
Dönüşte annemin memleketi Aksaray'a uğradık. Yolüstü lezzet durağı Aksaray'ın meşhur pidecisi Kurtuluş Börek Sarayı oldu. Annem ve anneannem çok övmüşlerdi. Bulmak da biraz zorlandık ama değdi. Pideler nefisti.
Friday, March 20, 2009
DM
Tuesday, March 10, 2009
ANKARA FİLM FESTİVALİ
Yaklaşık 1 saat önce hayatımda ilk kez bir canlı yayına katıldım. Radyo Odtü'de gizli işsiz olarak. :) hem çalışıp hem dinliyordum ama napalım programın adı öyle.
İş yerinde pek radyo dinlemem aslında. Radyoyu yeni açmıştım ki yarışma başladı. İtiraf edeyim soruyu bilmiyordum. İnternetten araştırıp, mail attım. Şimdi bi de bana çıkarmış diye düşünürken telefonum çaldı ve beni canlı yayına aldılar, çok heyecanlandım. Cuma akşamı için Vahşi Kan filmine bilet kazandım.
Bir şeyler kazanmak insanı çok mutlu ediyor. Küçük büyük hiç fark etmez. Umarım şansım perşembe akşamı da yanımda olur ve Süper Loto'yu kazanırım.
Subscribe to:
Posts (Atom)